Kenia Nakuru

Ülke: Kenya
Bölge: Bahati, Nakuru

Tadım

İlk yudumda hissedilen belirgin bir asidite ve bir klasik Kenya tadı olan Kayısı. Sonrasında arkadan ona eşlik eden tatlı nar özellikle dilin yan çeperlerinde hissediliyor. Finish ile beraber ağızda bu tatlar yerini vişne ve üzüm tatlarına bırakıyor.

Filtre Kahve Tüketim Tavsiyesi

Kenya Nakuru tipik kenya çekirdeklerinden daha tipik bir çekirdek:). Demlemede yapacağınız değişikliklere bir miktar tepki veren Nakuru çekirdeğini standart demleme inceliğinizde öğüterek ilk demlemenizi yapabilirsiniz. Demleme oranında ise tavsiyemiz (1/20) her bir gram kahve için 20 ml su. Sonrasında mutlaka 1/16 oranında ve biraz daha ince öğüterek demlemeyi denemenizi tavsiye ederiz.

Espresso ve Diğer Demlemeler

Espresso ve diğer basınçlı demlemelerde asiditesi belirgin yükselen bir çekirdek. Eğer klasik espresso sever biriyseniz bu lezzet hoşunuza gitmeyebilir. Öte yandan espresso tadında yeniliklere açık biriyseniz güzel bir deneyim yaşayacağınızı söyleyebiliriz.

Yukarıda belirttiğimiz nedenden dolayı öncelikli tavsiyemiz filtre kahve olarak tükenmeniz olacaktır. Ancak eğer yeni nesil daha ekşi espresso tatlarını seviyorsanız işte o zaman tam size göre bir espresso çıktısı verecektir. Espressonuzu yudumlarken önce küçük bir yudum alıp onu dilinizin üstünde dağıtarak dil yanlarınıza kaydırın. Hemen yutmadan yumuşakça kendi kendine boğazınızdan geçişini bekleyin. Farkı göreceksiniz.

Öğütme inceliği kullandığınız makine ile birlikte ayarlanması gerektiği için doğrudan bir öneride bulunamıyoruz. Genelde kullandığınız öğütme inceliği ile ilk shot’ınızı deneyebilirsiniz. V60 vb. filtre demlemelerde ise yukarıda belirttiğimiz Filtre Kahve Tüketim Tavsiyesi geçerli.

Kahve ve Bölge

Kenya, dünyadaki en yoğun kahvelerden bazılarını yetiştirmesiyle tanınıyor. Meyveli ve asidik kahveler ise bu bölgenin karakteristiğini oluşturuyor. Çekirdekler dolgun bir gövdeye sahip, hatta bölgede yaşayanların bir bölümü tarafından kırmızı volkanik topraktan süzüldüğü için böyle bir gövde olduğuna da inanılıyor.

Mount Kenya (Kenya Dağı) volkanik bir dağ olduğu için çevresi de bu nimetten yararlanıyor. Kahve yetiştirmek için ideal ortam sunan volkanik topraklar dengeli güneş ışığı ve kararınca yağmur ile birleşince ortaya afrika topraklarında yetişmiş latin amerika çekirdeği gibi bir lezzet ortaya koyuyor.

Kenya toprakları verimli olmasına karşın bir o kadar da kahve zararlısını da barındırıyor. Bu nedenle özellikle 1930’larda bu salgınların önüne geçebilmek için Scott Laboratories tarafından kahve genetiği düzenleme çalışmaları başlatılıyor.

Bunu GDO gibi düşünmemek gerek. Zira bir başka kahve çekirdeğindeki o hastalık veya kahve zararlısını uzak tutan geni alıp Kenya’da yetiştirilmek istenen çekirdeklere ekliyorlar. Yüzlerce deneme sonunda günümüze kadar uzanan yeni varyeteler oluşturuyorlar.

SL-34 SL-18 SL28 vb şekilde gördüğünüz bu varyeteler Scott Laboratories tarafından üretilmiş kahve varyeteleridir.

Kirinyaga Bölgesi, Kenya Dağı’nın doğu eteklerinde yer alan bir bölge. Kirinyaga dağların karla kaplı zirvesi anlamına gelen yerel bir kelime. Batısında ünlü kahve bölgesi Nyeri yer alıyor. Nyeri Zirveye oldukça yakın bir bölge Nakuru ise onun biraz daha batısında Kenya dağının kuzey batı yamacında yer alıyor. Bu bölge Krinyaga ve Nyeri’ye göre yeşil toprak örtüsü daha fazla olan bir bölge.

Bölgedeki 900’den fazla küçük çiftlik kahvelerini yıkanması işlenmesi ve ihraç edilmesi için Kiangai Fabrikası’na ürünlerini teslim ediyorlar. Bu fabrika 1953 yılında çiftçilerin birleşerek kurduğu Kibirigwi Çiftçi Kooperatifi Derneğinin altında faaleiyetini sürdürüyor. Fabrikanın çevresi geçmişte dini amaçla kullanılıyormuş. Zaten Kiangai “kutsal toprak” veya “bir yere ait” anlamına gelen bir kelime.

Afiyet Olsun!