Yazı İçeriği
Rene Clement’in yönettiği, 1952 yılında yayınlanan Fransız yapımı “Jeux Interdits” (Yasak Oyunlar) filminde ikinci dünya savaşı sırasında üzerlerinden Nazi savaş uçakları geçmesine rağmen oyun oynamaya devam eden iki çocuğun hikayesi anlatılır. Fransız köyleri boşalır. Nazi uçakları her tarafa bombalar yağdırır. Ama iki çocuk boş buldukları açık alanlarda ve tarlalarda oyun oynamaya devam eder büyüklerin savaş oyunlarına dahil olmadan. Mirza Teletovic de basketbol hikayesine savaş uçaklarının altında başlar.
Hayata Merhaba
17 Eylül 1985 yılında Yugoslavya topraklarında doğan Mirza Teletovic gözlerini Mostar şehrinde dünyaya açar. Bir süre sonra ise ailesi Mostar’ın 50 km kadar güneyindeki Jablanica’ya taşınır. Çocukluğunun hemen ilk yıllarında karate ve futbola ilgi duyan Boşnak isim, bu tutkuları yüzünden küçük bedenini evinden kilometrelerce ötedeki spor salonuna ve futbol sahasına taşımaktadır.
1992 yılında başlayan savaş küçük Mirza’nın da tutkusunun değişmesine neden olur. Önceleri her ne olursa olsun bir şekilde karate salonuna ve futbol sahasına gidip gelen küçük çocuk bir gün akşam vakti Sırp uçaklarının Jablanica şehrini bombalamaya başlaması nedeniyle titreyerek evine geri döner.
Bu bombalama esnasında gitmesi gereken okulu zarar gören 7 yaşındaki çocuğun elinde tek tutkusu olan karate ve futbol kalmıştır. Ancak hem spor salonunun, hem de futbol sahasının yaşadığı eve uzak olması nedeniyle Mirza’nın annesi oğlunun savaş esnasında bu kadar uzaktaki yerlere gitmesine izin vermez.
Basketbol ve Mirza Teletovic
Okuluna gidemeyen ve çocukluk tutkularından uzaklaşmak zorunda kalan Mirza evinin penceresinden dışarıya baktığında hemen arka sokakta elinde topla oynayan çocukları görür. Ellerinde top olan çocuklar, direğin üzerindeki tahta potaya vidalanmış olarak duran bir çemberden topu geçirmeye çalışmaktadırlar.
Mirza o anda bunun yeni tutkusu olacağını hisseder. Annesine gözünün önünde oynayacağına dair söz verdikten sonra basketbol sahasına giden Mirza, küçük yaşta spor yapmanın verdiği alışkanlıkla kısa süre içinde bu sporu da öğrenir. Öyle ki sabahın ilk ışıklarından akşama kadar bu sahadan çıkmaz. Yalnız ortada bir sorun vardır.
Savaş artık iyice bütün Yugoslavya topraklarını sarmıştır, Sırp uçakları da tarihi Mostar kentini sıklıkla bombalamaktadır. Jablanica da bir yerleşim bölgesi olduğundan Mostar’dan kaçanların ilk sığınma yeri olması nedeniyle bombaların bir başka hedefidir. Uçak sesi duyduğu anda evine kaçan Mirza, uçakların uzaklaşmalarından sonra tekrar basketbol sahasına döner. Bütün bu kaçıp gelmeler esnasında sabah oynadığı arkadaşlarını bir daha göremediği günler olmuştur, oyun kurallarını öğreten abiler artık ortada yokturlar.
Bazı günler kuzeniyle beraber saklandıkları yerden bombaları sayan Mirza, 5-6 saat içinde etraflarına düşen 100-115 bomba saydıklarını anlatır. Mostar köprüsünün Hırvatlar tarafından yıkılmasıyla da yemek yardımı gelemez olur. Az nüfusu, askeri ve silahlı gücüyle Sırplar ve Hırvatlara karşı var olma savaşı veren Bosna Hersek, NATO’nun savaşa 1995 yılında el koymasıyla artık yeni bir ülkenin inşaatına başlar.
Savaş Sonrası
Basketbola devam eden Mirza Teletovic eğitimini Yugoslav kültüründen alan spor öğretmenleri sayesinde oyununu geliştirir. Sabah 3 saat, akşam 3 saat yani günde 6 saat antreman yapan Mirza Teletovic oyun altyapısını ve şutunu iyice yüksek seviyelere çıkarır. Henüz 17 yaşında Bosna Hersek liginde profesyonel olarak parkelere adım atar. 18 yaşındayken geçirdiği ikinci sezonunda 26.4 sayı ve 6.6 ribaund ortalamaları tutturur.
Kariyer Ve NBA
Teletovic 19 yaşında Belçika’ya, 21 yaşında da o zamanki adıyla Tau Ceramica’ya transfer olur. 6 sezonluk İspanya macerasından sonra 3 Temmuz 2012 yılında Brooklyn Nets ile 3 yıllığına 9 milyon dolarlık sözleşme imzalar. Bu sözleşmeyi imzaladıktan sonra ilk iş olarak Bosna Hersek’te kurşunlardan ve bombalardan yaşanılamaz halde duran eski evini onaran Teletovic, basketbolu öğrendiği sahayı da yenilerken ülkenin birçok şehrinde yeni basketbol sahalarının yapılmasına da yardımcı olur.
3 sezonluk Brooklyn Nets macerasının manevi önemi de eski adıyla New Jersey Nets takımında oynamış olan Hırvat oyuncu ve dünya basketbolunun en önemli yıldızlarından biri sayılan Drazen Petrovic’tir. Petrovic’in 3 numaralı forması Nets tarafından emekli edildiği için ona ithafen 33 numarayı seçer Teletovic. Çocukluğunda ve gençliğinde Bosna Hersek’te herkesten gizli gizli Petroviç’in videolarını izleyen, resimlerini taşıyan Mirza Teletovic, Brooklyn Nets’in iç saha maçlarını oynadığı Barclays Center’da asılı duran Drazen Petrovic resmine dokunur her önünden geçişinde, sanki onunla selamlaşır gibi.
“Savaş başladığında 7 yaşındaydım. Önce yemek olmadığını görüyorsunuz, sonra bombaların düştüğünü görüyorsunuz, bütün şehir sallanıyor ve insanların çığlıklarını duyuyorsunuz. Her gün annen baban gelip “Komşumuz öldü, kuzenimiz öldü” diyorlar. Her zaman birisi ölüyordu. Bir gün anneme sordum,”Hayatta kalan biri var mı?”. Bizim için zordu, çok zordu. Her anın hatırası hala bende. Arkadaşlarım ve ben basketbol oynarken bombaların sesini duyunca eve kaçardık. Etrafımdaki herkes gibi ben de öleceğimi düşünüyordum. Eğer öleceksem basketbol oynarken ölmek istiyordum.”
Mirza Teletovic