Tim Duncan – En Büyük 21

“…ve sonunda bütün ilginç insanlar ayrılır” der Paulo Coelho “11 Dakika” isimli kitabında. Tim Duncan, 2015-2016 NBA sezonu sonunda 40 yaşında profesyonel basketbol hayatına noktayı koyarken oyunuyla ve kişiliğiyle beraber 19 sezona imzasını atarak 21 numaralı formasını çıkardı.

25 Nisan 1976 yılında ABD Virgin Adalarında dünyaya gelen Timothy Theodore Duncan’ın iki ablasından özellikle de Tricia’dan etkilenerek küçüklüğünde yüzücü olmayı kafasına koymuştu. En büyük hayali ABD milli takımı için olimpiyatlarda yüzmek olan Tim küçük yaşında uzayan boyu, ve 50m, 100m ve 400m serbest stildeki başarılarıyla 16 yaşında 1992 olimpiyatlarına katılabilir havası vermekteydi.

Ancak Eylül 1989 yılında adayı vuran  Hugo Kasırgası sonrası adanın tek olimpik havuzu zarar görmüştür. Okyanusta yüzdürülmeye çalışılan Tim, köpekbalıklarından korkusu nedeniyle önce alışmaya çalışsa da bir süre sonra yüzmeyi bırakmaya karar vermiştir. 13 yaşında olan genç adam aynı yıl annesinin göğüs kanseri olduğunu öğrenir ve 14. doğum gününden bir gün önce annesini kaybeder.

Ölümünden önce anne Ione her üç çocuğundan üniversiteyi bitireceklerine dair söz alır. Tim Duncan bu sözü sonrası üniversiteyi bitirinceye kadar her yıl çağrılmasına rağmen NBA draftına katılmaz.

14 yaşında eniştesi sayesinde basketbola başlayan Tim Duncan boyu, cüssesi ve oyun içindeki akıllı oyunuyla lisenin değişmezi olur. Öyle ki 16 yaşındayken o dönemin NBA yıldızı Alonzo Mourning ile maç dahi yapar.

Wake Forest Üniversitesi koçu Dave Odom da bu maçı izleyenler arasındadır. Yaşına rağmen oldukça profesyonel oynayan saha içinde şut, ribaund, blok ve asist dahil her şeyi yapan bu genci Dave Odom tam takımına uygun bir uzun oyuncu olarak görür ve hemen kendisini tanıtıp Tim Duncan ile konuşmaya başlar.

Bu konuşma sırasında Tim Duncan’ın gözlerini dikip sadece dinlemesini ilk başta garip bulan Dave Odom daha sonra oyuncunun bu tutumunun karşısındakini tamamen anlama ve söylenilen her şeyi hafızasına kaydetme tekniği olduğunu öğrenecektir. Wake Forest Üniversitesi’nden bursunu alan Tim Duncan, eniştesinin üniversitede oynarken giydiği 21 numarayı seçer. Henüz ilk senesinde dikkat çekmeye başlar.

Üniversiteyi bitirinceye kadar her sene sonunda drafta katılacağı dedikodularına rağmen “Diplomayı almadan olmaz” diyen Tim Duncan kendisine gelen yüksek paralı çaylak tekliflerine rağmen annesine verdiği sözü tutmakta kararlıdır. Üniversitede psikoloji okuyan Tim Duncan, üniversite basketbolcuları gibi dersleri geçmek için değil aynı zamanda öğrenmek için elinden geldiğince ders kaçırmaz, yüksek notlar alır. Okulun en iyi ve çalışkan öğrencileri arasında olan Tim Duncan için psikoloji bölüm başkanı Deborah Best “Tim, en zeki öğrencilerimden biriydi. Boyu ve basketboldaki ünü dışında tüm öğrenciler gibi derslerini almaktaydı.” Duncan psikoloji dışında antropoloji ve Çin edebiyatı derslerini de ekstradan kendi isteğiyle almıştır.

1997 yılında mezun olurken artık draft sırası gelmiştir ve aylar öncesinden Tim Duncan’ın ilk sırada seçilmesi garanti gözüyle bakılırken seçecek olan takım aslında merak edilmekteydi.

Sezon içerisinde yıldız oyuncusu David Robinson’ın sakatlanmasıyla çok kötü sezon geçiren San Antonio Spurs draft gecesi ilk sıradan seçim hakkını kazanır. David Robinson’ın yanına Tim Duncan’ı katan Spurs aynı zamanda Gregg Popovich ile ikinci sezonuna başlayacaktır.

Daha ilk maçlarda Robinson ve Duncan’ın boyalı alan etrafında hem hücum hem de savumadaki etkinlikleri sonrası “İkiz Kuleler” olarak adladırılmaya başlanır. Dennis Rodman ile ilk karşılaşmasında 22 ribaund alan Tim Duncan çaylak sezonunda olmasına rağmen hiç de çaylak gibi oynamamaktadır.

Charles Barkley ile ilk maçı sonrası Barkley verdiği röportajda “Bu akşam geleceği gördüm, üzerinde 21 numaralı forma vardı” demiştir. Çaylak sezonunda Allstar olan, en iyi ikinci defans takımına seçilen Duncan aynı zamanda her ay ayın çaylağı seçilip sezon sonu da en iyi çaylak ödülünü almıştır.

İlk sezonunda playoff gören Duncan, ikinci turda Karl Malone karşısında ilk iki maçta çok üstün olsa da Karl Malone “Bu çocuğu artık ciddiye alıyorum” der ve tecrübesini konuştararak Utah’ın seriyi kazanmasını sağlar.

Duncan’ın ikinci NBA sezonunda lockout olur ve normalden kısa süren bir sezon yaşanır. Bu sezonu NBA finalında New York Knicks’i 4-1 yenerek şampiyon kapatan ve NBA tarihindeki ilk şampiyonluğunu kazanan Spurs’te henüz ikinci yılı olan Tim Duncan finallerin MVP’si seçilir.

Şampiyonluğun geldiği 5. maç sonunda Popovich, Knicks koçu Jeff Van Gundy’nin yanına giderek “Bende Tim Duncan var, sende yok. Aramızdaki tek fark bu” demiştir.

2002 ve 2003 yıllarında NBA MVP’si seçilen Tim Duncan 2003, 2005, 2007 ve 2014 yıllarında NBA şampiyonlukları kazanarak toplamda beş yüzüğün sahibi olur. 2007 finalinde Cleveland Cavaliers’ı 4-0 ile süpürdükleri serinin sonrasında Tim Duncan gidip LeBron James’e sarılır ve “Bugünün yıldızı, NBA’in en yetenekli oyuncususun, bu sene kazanmamıza izin verdiğin için teşekkür ederim. Önümüzdeki sezonlar senindir” der.

15 defa NBA Allstar seçilen Tim Duncan ilk sezonundan itibaren 13 sezon üst üste yılınn en iyi NBA ve NBA defans takımlarında yer almıştır. Uzun oyunculardan görmeye alışık olmadığımız çabukluk, kıvraklık ve hareketli oyun özelliklerini taşıyan Duncan için “Mr. Fundamental” denmesinin nedeni de budur.

Kariyerini 19 sayı, 10.8 ribaund, 2.2 blok ve 3 asist ortalamalarıyla tamamlayan Tim Duncan için Shaq “Tüm zamanların en iyi power forward” oyuncusu demiştir. Kobe Bryant “Parkede yaptığı her şeyi seviyorum ve onu kıskanıyorum. Kıskanıyorum çünkü tarihin en iyi koçlarından biriyle bütün kariyeri boyunca beraber çalışmıştır” derken Tim Duncan ve Gregg Popovich arasındaki muhteşem ilişkiyi de anlatmış olur. Bu ikili arasındaki harika uyum için “Spor tarihindeki en büyük aşk” denilmektedir.

“Ayrılık sevdaya dahil” der Attila İlhan. Tim Duncan’ın gidişi sonu bilinen ama gelmesi istenmeyen ve arkasından hep hatırlanacak 21 numaralı aşkın vedasıdır.

“Oyun içindeki yüz ifadem insanlara sıkıcı geliyormuş. Bence, maç bitmeden oyun içinde heyecan gösterirseniz aynı zamanda hüsran yaşayabilirsiniz. Eğer rakibiniz bu hüsran anınızı görürse bu sizin dezavantajınız olur. O yüzden kariyerimi büyük bir ciddiyetle oynamışımdır.”

TIM DUNCAN